UTESAV’ın 44. Haliç Buluşması programı kapsamında Afrika’da Gönüllü Olmak konusuyla Gönüllüler ve BİSEG Derneği Başkanı İbrahim Ceylan’ı ağırladık.
UTESAV Başkanı Mehmet Develioğlu selamlama konuşmasında “Yıllardır bu tür çalışmaların içerisinde olan İbrahim Ceylan abimiz hepimize örneklik teşkil ediyor” dedi.
Gönüllüler Derneği’nin Afrika’daki faaliyetlerini anlatan İbrahim Ceylan konuşmasının başında Afrika’daki çalışmalarının 16. senesine girdiğini, bugün Türkiye’de yardım denildiği zaman akla Afrika geldiğini söyledi. Ceylan konuşmasında özetle şunları söyledi: “Bugün birçok dernek, topluluk vs. Afrika’da yardım faaliyetleri yürütüyor. Afrika’daki yaraların hemen sarılması da mümkün görünmüyor. Biz de bir yerden başlayalım diyerek sağlık alanından çalışmalara başladık. Her zaman söylüyorum Afrika’da açlık yoktur. Eğer fotoğraflarda vs. aç bir Afrikalı görüyorsanız onlar Somalilidir. Kamerun, Nijerya gibi yerlerden terör sebebiyle kaçmak zorunda olan insanlardır. Maalesef topraklarını terk ettikleri için de üretemiyorlar.
Biz Afrika’da ekip olmayı başardık. Eğer tek başınıza hareket etmeye çalışıyorsanız ve tanınmayan bir dernekseniz ilerlemeniz zor oluyor, biz bir birliktelik sağlayınca olunca başarılı olabileceğimizi fark ettik. Bugün hala ekip olmaya devam ediyoruz. Sağlık Bakanlığı’nın desteğiyle içinde devlet görevlisi sağlıkçıların da 55 kişi ile beraber 3.5 ton ile uçuyoruz. Dernek olarak toplanan bağışlar sadece uçak biletinin alınmasına yetiyor. İşte burada devreye TİKA giriyor. Lojistik kısmında da THY partnerlerimizden biridir. Bu birlikteliklere kalıcı işler yapmamız için ihtiyacımız var. Bu anlamda devleti yanınızda hissetmeniz çok önemlidir.
Afrika’daki yardımları birçok dernekle beraber yapıyoruz çünkü oradaki ameliyatları vs. yönetmek için insana ihtiyacımız var. Bugün dünyada günlük ameliyat yapma sayısında birinciyiz. Yine bugüne kadar sağlık hizmetleri kapsamında 75 bin poliklinik yaptık. Bunun yanında en büyük sıkıntımız hastanelerde sterilizasyonu çok zor sağlamamız.
Lokasyon olarak biz Nijer’in 740 km içerisinde faaliyet gösteriyoruz. Dünyadaki dernekler gibi Afrika’da şehir merkezlerinde faaliyet göstermiyoruz. Faaliyet alanımıza ulaşmak için karadan 12 saatlik yolculuklarla kırsala gitmemiz gerekiyor.
Göz ameliyatlarında çok iyiyiz. 9500 katarakt ameliyatı yaptık. Tüm cihazlarımız kendimize aittir. Bunun yanında diş hastaları veya kulak rahatsızlıkları olan hastalarımız çoktur. En sevindirici taraf Afrika’da insanların hiç antibiyotik kullanmamış olması. Çünkü ameliyat sonrasında verdiğimiz antibiyotikler ile kısa sürede iyileşme gözlemleyebiliyoruz.
Afrika’ya yapılan yardımların başında biliyorsunuz ki kuyu meselesi geliyor. Ama kurumsal olmayan derneklerin açtığı kuyular konusunda çok sıkıntı çekiyoruz. Teknik bilgi noktasında eksikleri çok fazla olduğu için tamire ihtiyaç duyuyor.
Yıllardır bölgede faaliyet gösteriyoruz, 2020’de pandemi dolayısıyla gidemedik bu yüzden hastalıkların arttığını değerlendiriyoruz. Hala ulaşamadığımız birçok yer var. Eğer bugün Nijer’de yardım faaliyetinde bulunmak veya ticaret yapmak istiyorsanız biz dernek olarak yardım etmeye hazırız.
İnşallah bu sene bölgede eğitime başlayacağız. Bunun için hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Nijer’in %92’si çöl, %2’si de ekilebilir alanı oluşturuyor. Bu minvalde tarım eğitimleri vermek, kısa zamanda neyi üretip satabilirler noktasında bir eğitim formatı oluşturma çabasındayız.
Nijerliler tek bir camide namaz kılarlar. Bunun sebebi de bölgede misyonerlik faaliyetlerinin olması. Biz bu kadar ihtiyaç arasında caminin yapımı elzem mi diye düşündük ama onlar ‘misyonerlere karşı daha iyi kaynaşıyoruz, tek camide namaz kılmak bizim için çok önemli’ dediler. Bu yüzden oraya bir cami inşa ettik. Açılışını yaptığımızda içeride 1000 dışarıda 6000 kişi vardı. Misyonerler Nijer’de çok başarılı değiller çünkü halkın %98’i Müslüman.
Sonuç olarak, yapılan yardımların başarılı ve sürdürülebilir olması için zaman içinde her şeyi planlı ve programlı yapmamız gerekiyor. Burada en önemli nokta lojistiktir. Lojistik bilgisi olmadan dayanıklı bir yolculuk planlayamazsınız. Bizim hazırlık aşamasında 565 tane kalemimiz var. Bu kalemlerin tek tek planlamasını yapıyoruz. Evet yapılacak çok şey var diyoruz ama kalıcı çözümler için bunların da bir plan program dahilinde olması gerekiyor.”
İbrahim Ceylan’ın konuşmasının ardından programımız katılımcıların verilen cevaplarla devam etti. Programımızı linke tıklayarak izleyebilirsiniz: https://www.youtube.com/watch?v=0Arwcy2_XP0