Son Kur’an Buluşmasında, Kur’an’ın bize gösterdiği şekilde canlılar alemine bakmayı ve “ümmet” kavramını bildiren ayetleri birlikte okuduk.
Kur’ân’ın bize gösterdiği şekilde canlılar âlemine baktığımızda, her biri kendisine has olağanüstü davranış ve kanunlarıyla milyonlarca “milleti” karşımızda buluruz.
UTESAV’ın 352. Kur’an Buluşmasında bu gerçeğin insanı hayretten hayrete sürükleyen bir örneğini, balarılarının gün gün yaşayışında gördük. (Ayrıntılar için aşağıda bağlantısı verilen video kaydına bakınız.)
7 Mayıs Cumartesi günkü Kur’an Buluşmasında okuduğumuz En’âm sûresinin 38. âyetinde şöyle buyuruluyordu:
Yerde hareket eden hiçbir canlı, havada kanat çırpan hiçbir kuş yoktur ki, sizin gibi birer ümmet olmasın. Biz kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık. Sonra onların hepsi Rablerinin huzurunda toplanacaklar.
Âyet-i kerimedeki “ümmet” kavramı üzerinde kısaca durduktan sonra, yeri ve göğü şenlendiren canlı milletlerinin üzerinde sergilenen kudret ve hikmet mucizelerinden bazı örneklere kısaca göz gezdirdik.
Bu müzakerelerimizde yaptığımız tesbitlerin başlıcaları şu noktalarda toplandı:
· Her bir canlı bireyi nasıl harikulâde bir düzen içinde ve kendisinden beklenen görevleri yerine getirecek bir yapıyla yaratılmışsa, o canlı bireylerinden meydana gelen topluluklar da kendileri için belirlenmiş görevleri yerine getirecek şekilde, sanki sıkı bir eğitimden geçmişçesine bir düzen ve disiplin içinde davranırlar.
· Bu canlı toplulukların meydana getirdiği ekosistemler de, sanki tek bir canlı topluluğu imiş, hattâ tek bir canlı vücudu imişçesine bir düzen ve âhenk içinde çalışırlar.
· Böylece dünya, tek bir merkezden, bütün fertlerin faaliyetlerini kuşatacak şekilde yönetilen sayısız canlı türlerinin âhenkli bir şekilde çalışmasıyla, fevkalâde bir düzen içinde yaşamaya devam eder.
· Herşeyin mükemmel bir âhenk içinde devam etmesi sebebiyle gözlerden uzak kalan bu olağanüstü düzen, inanmak için mucize isteyenlere, istemedikleri kadar çok sayıda mucizeyi bir arada sunar. Kur’ân-ı Kerim, mucize arayanları, gözlerinin önündeki bu muhteşem düzene yönlendiriyor.
· Bütün varlık âlemini kuşatan bu harikulâde düzen, sınırsız bir ilim ve irade ile beraber, sınırsız bir rahmetin de tecellîgâhıdır. Burada herşey bir güzellikle belirir, çok büyük bir tablonun içindeki yerini güzellikle doldurur, herşeyi kuşatan sınırsız bir rahmet ve muhabbetin parıltılarını yansıtır.
· Bütün bu yaratılış ve işleyişlerde, yine herşeyi kuşatan bir adaletin eserleri görünür. Burada herkese gücü nisbetinde iş yüklenir; gücü olmayanların rızıkları ise ayaklarına gelir. Adaletin ödül ve ceza yönü ise, bu dünyanın bir imtihan alanı olarak düzenlenmiş olmasının sonucu olarak, en muhteşem ve kusursuz tecellîlerini kıyamet gününde gösterir. İyilikler için ümit beslenecek, tövbe edilmeyen kötülükler için de korkulacak gün o gündür. Onun için, insan, göklerde ve yerde olan herşeyin Allah tarafından kendi hizmetine elverişli kılınmış olmasına aldanmamalı, kendisine verilmiş olan bu yetkiyi nasıl kullandığı konusunda hesaba çekileceğini her zaman ve her hareketinde hatırlamalıdır.
En’âm sûresinin 38. âyetinden nasibimizi aradığımız 352. Kur’an Buluşmasına ait video kaydını buradan izleyebilirsiniz:
UTESAV organizasyonuyla düzenlenen Kur’an Buluşmaları 2013 yılından beri haftalık olarak devam ediyor. Pandemi önlemlerine kadar MÜSİAD Genel Merkezinde Cumartesi sabahları gerçekleşen Buluşmalar, Mart 2020’den bu yana YouTube’un Erdemli Hayat kanalından Cumartesi sabahları 7:30-8:30 arasında canlı olarak yayınlanıyor.